
Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu’na girdikten sonra bir daha kendisinden haber alınamayan ve daha sonra öldürüldüğü ortaya çıkan gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın katledilmesine ilişkin 26 sanıklı davada, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi savcısı Suudi Arabistan Başsavcılığı’nın talebi üzerine durma kararı verilerek yargılamanın Suudi Arabistan adli makamlarına devrinin sağlanmasını talep etti.
11. Ağır Ceza Mahkeme heyeti de, yargılamanın Suudi Arabistan’a devri konusunda Adalet Bakanlığı’na görüş sorulmasına hükmetti.
Davadaki bu yeni gelişmenin tarafların yakınlaştığı bir dönemde gelmesi ise dikkati çekti.
Olayın ardında, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman’ın olduğu yönünde çeşitli istihbarat ve Birleşmiş Milletler raporları var.
Amerikan Merkezi Haberalma Örgütü CIA, cinayet emrinin Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman tarafından verildiği sonucuna ulaşmıştı.
Cemal Kaşıkçı’nın Riyad’dan gelen 15 kişilik bir ekip tarafından başkonsoloslukta öldürüldüğüne ve hâlâ bulunamayan cesedinin parçalanarak ortadan kaldırıldığına inanılıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Veliaht Prens bin Salman’ın adını telaffuz etmemesine rağmen, o dönemde üst düzey Suudi yetkilileri suçlamıştı.
NE OLMUŞTU?
Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı, evlilik işlemleri için 2 Ekim 2018’de girdiği Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülmüştü.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 117 sayfalık iddianamede, Kaşıkçı’nın öldürülmesi eylemini gerçekleştirmek üzere görevlendirme yapıp diğer sanıklara gerekli talimatları veren sanıklardan Ahmet bin Muhammed el-Asiri ve Suud el- Kahtani’nin “tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürmeye azmettirme” suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
Sanıkların en başından itibaren maktul Kaşıkçı’yı, Suudi Arabistan’a götürmek, kabul etmediği takdirde öldürmek üzere fikir birliği ve ortak suç işleme kararıyla hareket ettikleri, eylemi tüm ayrıntılarıyla planlayıp iş bölümünü gerçekleştirdikleri kaydedilen iddianamede, suça doğrudan katılan sanıkların ortak hakimiyet alanına aldıkları Kaşıkçı’yı boğarak öldürdükleri ifade ediliyor.
İddianamede, sanıklardan Mansur Osman Abu Hüseyin, Maher Abdulaziz M. Mutreb, Salah Muhammed A. Tubaigy, Mustafa Muhammed M. Al-Madani, Saif Saad Q. el-Kahtani, Thaar Ghaleb T. Alharbi, Badr Lafi M. Alotaibi, Turki Musharraf M. Alshehri, Fahad Shabib A. Albalawi, Waleed Abdullah M. Alshehri, Muhammed Saad H. Alzahrani, Naif Hasan S. Alarifi, Abdulaziz Muhammed M. Alhawsawi, Halid Aedh G. Alotaibi, Meshal Saad M. Albostani, Muflih Shaya M. Almuslih, Ahmed Abdullah A. Almuzaini ve Saad Muid Alqarni’nin, “tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürme” suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.